Her ne kadar yazımın başlığı ifade anlamında bir şey vermese de aslında vurgusu bir gün boyunca onlarca kez bu kelime veya kelimeleri kullanma ya da davranışlarımızla gösterme şeklinde tezahür edebiliyor. “Yeni bir telefon almalıyım, hangisini alayım ile tatilde iki yer arasında kaldım, hangisini tercih edeyim” özünde benzer kavrama hizmet ediyorlar..
Karar verme.. TDK’ya göre karar “bir iş ya da sorun hakkında düşünülerek verilen kesin yargı” şeklinde ifade edilse de bugün kesin yargıya ulaşma hızımız artmış ancak düşünerek bu kararı almamız azalan bir biçimde karşımıza geliyor. Bu kimileri tarafından tehdit gibi algılanabilir. “Karar verdin ama doğru karar vermedin, bunun sıkıntısını ilerde çekersin” türünden yaklaşımlar olabiliyor. Tabi burada da insan olgusu ve onun anlamlandırdığı yaşam içinde verdiği tercihler göz önüne çıkıyor. Teknolojiye meraklı kimileri için karar verme, ona yardımcı internet olgusuyla hızlanabiliyor ve kendine göre en doğru kararı verebiliyor iken, bir başkası için ona yardımcı bir birey, bir kitap ya da iç sesi olabiliyor. Matrix filminin son sahnesinde, siyah zemin üzerine giydirilmiş rastgele akan yeşil rakamların oluşturduğu bir dünya kimilerine anlamlı kimilerine anlamsız gelebilir. O rakamlardan kimi kendine çıkarım sağlar, kimi sağlamaz. O kesim de kendine dair farklı dünyalardan buldukları ile karar vermesini kolaylaştırır. Yeter ki o dünyayı bulabilsin ve karar almamaktan çok sonrası sorun bile yaratacak olsa kendince en doğru kararı alabilsin. Yardımcısı ne olursa olsun düşünerek ve kendince….
